Kısa özet...
Beste Çelik'in Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya ile gerçekleştirdiği bu röportajda, Türkiye'deki zeytin üretimi, zeytinyağı üretimindeki artışlar, üretim teknikleri ve gelecekteki potansiyeller üzerine konuşuldu. 2022 yılında zeytin ve zeytinyağı üretiminde rekor artışlar yaşandığını belirten Prof. Özkaya, iklim koşulları ve tarım teknolojilerinin bu artışta önemli rol oynadığını vurguladı. Dünya bitkisel yağ üretiminde zeytinyağının yerinin nispeten küçük olduğunu ifade eden Prof. Özkaya, Türkiye’nin dünya üretiminde %10’luk bir paya sahip olduğunu belirtti.
Türkiye'nin zeytinyağı üretiminde kalite ve markalaşma açısından eksiklikleri olduğunu, ancak katma değeri artırarak ve uluslararası pazarlarda tanıtım yaparak daha rekabetçi hale gelebileceğini söyledi. Zeytin ağaçlarının taşınmasının mümkün olduğunu ancak dikkat ve uzmanlık gerektirdiğini vurgulayan Prof. Özkaya, zeytin bahçesi kurarken doğru fidan seçimi ve uygun toprak analizinin önemine değindi.
Türkiye'de zeytin tarımının geleceğinin parlak olduğunu belirten Prof. Özkaya, hassas tarım teknikleri, biyoteknoloji ve dijital pazarlamanın bu alanda devrim yaratabileceğini ifade etti. Sürdürülebilir zeytinyağı üretimi için su tasarrufu, organik tarım ve atık yönetiminin önemli olduğuna dikkat çekti. Zeytin ve zeytinyağının hem ekonomik hem de kültürel açıdan büyük bir değer taşıdığını belirterek, bu alanlarda bilinçli ve stratejik adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Sonuç:
2022 yılında zeytin ve zeytinyağı üretiminde önemli artışlar yaşandı. Türkiye'nin zeytinyağı üretiminde daha rekabetçi olabilmesi için kaliteyi artırması, markalaşması ve uluslararası pazarlarda etkin tanıtım yapması gerekiyor. Zeytin tarımında yenilikçi teknolojiler ve sürdürülebilir tarım uygulamaları önem taşıyor. Türkiye, zeytin ve zeytinyağının hem ekonomik hem de kültürel değerini göz önünde bulundurarak stratejik adımlar atmalıdır.
Röportaj akışı...
Beste Çelik:
Hoş geldiniz, Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya. Sizi ağırlamak büyük bir onur. Bugün sizinle zeytin üretimi, zeytin kalitesi ve zeytin ağaçlarının taşınması gibi konular üzerinde konuşacağız. Öncelikle hoş geldiniz.
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Hoş bulduk, teşekkür ederim. Bu önemli konuları konuşmak benim için de büyük bir zevk.
Beste Çelik:
Öncelikle, 2022 yılına bir göz atalım. Bu yıl zeytin üretiminde %71, zeytinyağı üretiminde ise %79'luk bir artış yaşandı. Bu rekor artışın ardındaki nedenler nelerdir ve ilerleyen dönemlerde zeytin üretimimiz ve kalitemiz nasıl gelişecek?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
2022 yılı gerçekten de zeytin üretiminde tarihi bir yıl oldu. Bu artışın en büyük nedenlerinden biri, iklim koşullarının zeytin ağaçları için oldukça elverişli olmasıydı. Yeterli yağışlar ve uygun sıcaklıklar, zeytin ağaçlarının verimini artırdı. Ayrıca, tarım teknolojilerindeki gelişmeler de üretimi destekledi. Özellikle modern sulama teknikleri ve gübreleme yöntemleri, zeytin ağaçlarının daha sağlıklı büyümesine ve daha fazla meyve vermesine olanak tanıdı. İlerleyen dönemlerde de bu trendin devam etmesi için tarım politikalarının ve desteklerin sürdürülmesi gerekiyor. Ayrıca, araştırma ve geliştirme çalışmalarına daha fazla yatırım yaparak, yeni ve verimli zeytin çeşitleri geliştirebiliriz.
Beste Çelik:
Dünyada bitkisel yağ üretiminde zeytinyağının yeri nedir ve bu konuda Türkiye'nin durumu nasıldır?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Dünyada üretilen bitkisel yağ miktarı yaklaşık 230 milyon ton ve bunun çok küçük bir kısmı zeytinyağıdır. Zeytinyağı üretimi yaklaşık 3 milyon ton civarındadır. Bu miktarı 6 milyon tona çıkarmak için zeytin ağacı sayısını iki katına çıkarmamız gerekiyor ki bu da en az 15 yıl alacaktır. Türkiye, yıllık yaklaşık 300-400 bin ton zeytinyağı üretiyor. Bu miktar, dünya zeytinyağı üretiminin %10'u civarındadır. Ancak zeytinyağı üretimi iklim koşullarına bağlı olarak yıllar arasında büyük değişiklikler gösterebiliyor. Türkiye, dünya sıralamasında İspanya, İtalya ve Yunanistan'ın ardından geliyor. Ancak, kalite ve marka değeri açısından henüz istenilen seviyede değiliz.
Beste Çelik:
Peki, Türkiye'nin zeytinyağı üretiminde başarısı ve eksiklikleri nelerdir?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Türkiye'nin en büyük eksikliği, üreticilerin yeterince desteklenmemesi ve zeytinyağının katma değerinin yeterince yükseltilememesi. Üretim maliyetlerimiz yüksek, bu da İspanya ve İtalya gibi büyük üreticilerle rekabet etmemizi zorlaştırıyor. İspanya, İtalya ve Yunanistan gibi ülkeler, hem üretimde hem de pazarlamada çok daha organize ve etkili. Bu ülkeler, zeytinyağını gurme sektöründe yüksek fiyatlarla satabiliyorlar. Türkiye'nin bu alanda daha rekabetçi olabilmesi için, zeytinyağının kalitesini artırmak ve markalaşmak gerekiyor. Ayrıca, uluslararası pazarlarda daha etkin bir tanıtım stratejisi geliştirmeliyiz.
Beste Çelik:
Türkiye'nin zeytinyağı üretiminde daha rekabetçi olabilmesi için neler yapılabilir?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Öncelikle, zeytinyağının katma değerini artırmak gerekiyor. Erken hasat, soğuk sıkım gibi yöntemlerle yüksek kaliteli zeytinyağı üretilmeli ve bu yağlar, uluslararası pazarlarda yüksek fiyatlarla satılabilmeli. Ayrıca, zeytinyağının sağlık sektöründe kullanımı teşvik edilmeli. Polifenol seviyesi yüksek zeytinyağları, sağlık açısından büyük faydalar sunuyor ve bu tür yağlar, yurt dışında 100 dolar gibi yüksek fiyatlarla satılabiliyor. Türkiye'nin de bu pazara girmesi ve yüksek kaliteli zeytinyağını dünya çapında tanıtması gerekiyor. Ayrıca, üreticilerin eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi, kaliteli üretim için çok önemli. Devlet destekleri ve teşvikler de bu süreci hızlandırabilir.
Beste Çelik:
Zeytin ve zeytinyağının gıda endüstrisindeki yeri nedir?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Zeytin, sofralık olarak ve zeytinyağı üretimi için kullanılır. Dünyada yıllık yaklaşık 3 milyon ton sofralık zeytin üretilir ve bunun %95'i Akdeniz ülkeleri tarafından üretilir. Zeytinyağı ise sofralık ve sağlık amaçlı olarak kullanılır. Örneğin, İtalya’da yüksek kaliteli zeytinyağları gurme restoranlarda ve sağlık sektöründe yüksek fiyatlarla satılır. Zeytinyağı, hem mutfaklarda hem de kozmetik ve ilaç sanayisinde önemli bir yere sahiptir. Sağlık açısından faydaları nedeniyle, zeytinyağının kullanımı giderek artıyor. Antioksidan özellikleri, kalp sağlığına olan olumlu etkileri ve sindirim sistemine olan faydaları, zeytinyağını vazgeçilmez bir gıda maddesi haline getiriyor.
Beste Çelik:
Zeytin ağaçlarının taşınması konusunda neler söyleyebilirsiniz? Bu mümkün mü ve nasıl yapılmalı?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Zeytin ağaçlarının taşınması mümkündür ancak bu, dikkatli ve uzmanlık gerektiren bir işlemdir. Ağaçlar, kökleriyle birlikte taşınmalı ve taşındıkları yerde uygun şartlarda dikilmelidir. Bu işlem sırasında ağacın dalları da budanarak köklerin zarar görmesi engellenmelidir. İspanya’da zeytin ağaçları baraj yapımı, yol çalışmaları gibi nedenlerle taşınıyor ve yeni yerlerinde hayatlarına devam edebiliyorlar. Ancak bu işlem, ağaçların yeni yerlerinde de uygun iklim ve toprak koşullarına sahip olması gerektiği anlamına gelir. Aksi takdirde, ağaçlar taşındıkları yerde yaşamlarını sürdüremeyebilirler. Taşınma sırasında köklerin iyi korunması ve ağaçların stres altında kalmaması için uygun tekniklerin kullanılması gereklidir.
Beste Çelik:
Zeytin bahçesi kurarken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir? Genç fidanlar mı yoksa yaşlı ağaçlar mı tercih edilmeli?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Her iki yöntem de kullanılabilir. Genç fidanlar dikildiğinde bahçeniz daha homojen olur ve ağaçlar daha hızlı büyür. Ancak, yaşlı ağaçlar dikildiğinde hemen üretime geçebilirler. Bu nedenle, ağaçların türüne ve dikim yerine göre karar vermek önemlidir. Örneğin, genç fidanları 6x6 metre aralıklarla dikebilirken, yaşlı ağaçları daha geniş aralıklarla dikmek gerekebilir. Ayrıca, toprak analizi yapmak ve uygun gübreleme programı oluşturmak da verimli bir bahçe için önemlidir. Zeytin ağaçlarının su ihtiyacı da göz önünde bulundurulmalı ve sulama sistemi buna göre planlanmalıdır. Doğru çeşit seçimi, iklim ve toprak koşullarına uyumlu olması açısından kritiktir.
Beste Çelik:
Türkiye'de zeytin tarımının geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Hangi yenilikler ve teknolojiler bu alanda devrim yaratabilir?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Türkiye'de zeytin tarımının geleceği oldukça parlak görünüyor. Tarım teknolojilerindeki yenilikler, zeytin üretimini daha verimli ve sürdürülebilir hale getirebilir. Örneğin, hassas tarım teknikleri, zeytin ağaçlarının su ve besin ihtiyaçlarını daha doğru bir şekilde belirlememizi sağlıyor. Dronlar ve sensörler, ağaçların sağlığını ve verimliliğini izlemek için kullanılabilir. Ayrıca, biyoteknoloji ve genetik mühendislik, hastalıklara dayanıklı ve yüksek verimli zeytin çeşitleri geliştirmemize yardımcı olabilir. Dijital pazarlama ve e-ticaret platformları ise, zeytinyağının global pazarda daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayabilir. Eğitim ve bilinçlendirme
çalışmaları, üreticilerin bu yeni teknolojilere adapte olmalarını hızlandıracaktır.
Beste Çelik:
Zeytinyağı üretiminde sürdürülebilirlik nasıl sağlanabilir? Çevresel etkiler ve alınması gereken önlemler nelerdir?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Zeytinyağı üretiminde sürdürülebilirlik, çevresel etkilerin minimize edilmesi ve doğal kaynakların korunması ile sağlanabilir. İlk olarak, su kullanımı çok önemli. Su tasarrufu sağlayan sulama sistemleri ve yöntemleri, zeytin tarımında yaygınlaştırılmalıdır. Ayrıca, organik tarım uygulamaları teşvik edilmeli ve kimyasal gübre ve pestisit kullanımını azaltmak için biyolojik mücadele yöntemleri kullanılmalıdır. Toprak erozyonunu önlemek ve toprak verimliliğini artırmak için uygun toprak işleme teknikleri benimsenmelidir. Atık yönetimi de bir diğer önemli konudur. Zeytin işleme sürecinden kaynaklanan atıklar, biyogaz üretimi gibi yöntemlerle değerlendirilerek enerjiye dönüştürülebilir. Tüm bu önlemler, zeytinyağı üretiminin çevresel etkilerini azaltarak sürdürülebilirliğini artıracaktır.
Beste Çelik:
Mücahit Bey, çok değerli bilgiler verdiniz. Sizin eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Zeytin bahçesi kurarken doğru fidan seçimi çok önemlidir. Türkiye’nin zengin gen kaynaklarını değerlendirmek ve bu çeşitleri ekonomiye kazandırmak gerekiyor. Bunun için doğru fidanları bulmak ve doğru yöntemlerle dikim yapmak çok önemli. Ayrıca, üreticilerin desteklenmesi ve zeytin üretiminin teşvik edilmesi gerekiyor. Zeytinyağının sağlık açısından faydalarını ve yüksek katma değerini göz önünde bulundurarak, bu alanda daha bilinçli ve stratejik adımlar atmalıyız. Zeytin ve zeytinyağı, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve sağlık açısından da büyük bir değere sahiptir.
Beste Çelik:
Çok teşekkür ederiz, Mücahit Bey. Verdiğiniz bilgiler bizim için çok değerliydi.
Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya:
Ben teşekkür ederim, bu konuları paylaşmak benim için de büyük bir zevkti.
#zeytinyağı fiyatları, zeytin ağacı, iklim değişikliği, Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü, #zeytinyağı üretimi, Mücahit Taha Özkaya, zeytinyağı ihracatı, Hileli Zeytinyağına Dikkat,
Comments